İyi Görün İyi Hisset Bir Sosyal Sorumluluk Projesidir. Proje Kapsamında Yapılan Çalışmaları Ve Sonuçlarını Daha Yakından Görmek İçin...

Kanserle Savaşanlar

Ayşe Kaplıca

28 yaşında henüz 1 aylık evliyken kanser olmak kimin aklına gelir ki… Her şeyi, tedaviyi bir kenara bırakıp “saçlarım dökülecek mi? ailem çok üzülür” diye insanı çaresiz bırakan bu kötü huylu tümörle 2014 Aralık ayında tanıştım. Erken evre olmasına rağmen kemoterapi görmem gerekliydi. Yeşim Eralp hocam sayesinde bu ekiple tanıştım. Her kadın için saçı, görüntüsü çok önemlidir ama her şeyden önce psikolojisi… Süreç bu kadar zorken aynaya her baktığında her şeyi tekrar tekrar yaşamak, dışarı çıktığında etrafta acıyan gözlerin olması… Tüm bu düşünceler burada son buldu. Hiç kimse siz söylemediğiniz sürece başınızda ki saçların size ait olmadığını asla anlamıyor. Ve en önemlisi aynaya her baktığınızda aynı şeyleri tekrar yaşamıyorsunuz, unutuyorsunuz çünkü saçınız her zaman sizinle yatarken, duşta her yerde :)
Bu güzelliği yaşattığınız için teşekkürler Ertaç Bey…
Ayşe Kaplıca

B.G

Meme kanseri sebebiyle saçlarım döküleceği zaman Nova Hair ile tanıştım. Folligraft harika bir çözüm. Saç dökülmesini hiç yaşamadan yeni saçlarıma kavuştum. Hiçbir rahatsızlık ya da zorluk yaşamadım. Hatta rahatsızlığımı ailem ve birkaç kişi dışında kimseye söylemedim kimse anlamadı bile bu inanılmaz bir konfor oldu. Sosyal ve iş hayatım hiç etkilenmedi. Kimseye kanser tedavisi gördüğüm için açıklama yapmak zorunda kalmadım. Kimse bana acıyan gözlerle bakmadı ve bende sürekli ‘’ hastayım’’ psikolojisi yaşamak zorunda kalmadım. İnan bu hastalığın en zor kısmı başkalarının yorum, dilek ve temennilerini kabul etmeye çalışmak bu sizi gerçekten ‘’ ruh hastası’’ yapabilir. Bu yüzden imkânı olan herkes, bu muhteşem uygulamanın keyfini sürsün. Nova Hair ekibi, Türkiye hizmet standartlarının çok ötesinde hizmet sunuyor bu durumda da endişe edecek bir konu kalmıyor.

B.N

Tedavi sırasında önerdiğiniz saç sistemi için size çok teşekkürler. Her gün 2 saat havuzda bu saç sistemi ile yüzüyor spor yapıyorum. Bu sırada yeni çıkan ve saçlara hava aldıran havuz bonesi de kullanıyorum. Çok rahat oluyor ve bu sırada saç sisteminde hiçbir sorun olmuyor. Daha sonra bu saç sistemi ile havuz çıkışı banyo da yapıyorum. Rahatça (önerdiğiniz saç fırçasını da kullanarak) saçlarımı tarıyor ve kurutuyor ve sonra havuzdan işime gidiyorum. Bu zor dönemimde bana yardımcı olduğunuz için sizlere çok teşekkür ediyorum.

Ebru Behar


Arkadaşımın tavsiyesi ile bu merkeze geldim. İyi ki de gelmişim. Saçlarının dökülmesi bir bayan için çok büyük bir duygusal yoğunluk. Süsümüz her şeyimiz, bizim için gerçekten çok önemli. Saçımız kısa olsun, uzun olsun hiç fark etmez. Hastalığımı öğrendiğimde, aklıma ilk gelen saçlarım oldu. Saçlarım çok önemliydi ve olmazsa olmazdı açıkçası... Seyrelmeye başladıkları an, çözüm aramaya başladım.Ekip olarak Çok hızlı ve koordineli bir şekilde, tam söz verdikleri zamanda saçım Amerika'dan getirdiler. Saçımın geldiği haberi verildiğinde soru işaretlerim vardı... İçimde tarif edemediğim bir huzursuzluk vardı. Nasıl olacak, nasıl görünecek... Saçım uygulandığında gözlerime inanamadım... Çok mutlu oldum gerçekten... Saçlarıma kendim hafif masaj yapıyorum, kendim yıkıyorum, fönü çok rahat tutuyor, normal zamanda kendi saçımla uğraştığımın 1/4'ü kadar bile uğraşmıyorum inanın... Tüm ekip çok ilgili ve nazikler. Hijyene dikkat edildiği çok belli. Saçıma bir çalışan arkadaş eldivensiz dokunmadı. Salonunuz çok rahat ve de çok şık, buraya geldiğimde kendimi evimde gibi hissediyorum, tüm personeliniz çok sıcak ve çok hassas. Geldiğim sürede 1,5-2 saat nasıl geçiyor hiç anlamıyorum. En güzel haber de kullandığım saçımı ileride çıt çıt yöntemi ile kullanabileceğim. Her şey için çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız...
Ebru Behar

E.E

Değişim zamanı,
Hayatınızda var olan şeyleri önem sırasına koysanız birinciliği ne alır? Aileniz, çocuklarınız, işiniz, sevgiliniz hangisi? Hiç biri önce siz… Düşünün, hayatınızdaki her şey aslında sizi mutlu etmek için var. O halde kendinizi önemsemelisiniz. Ben bencillikten, egodan söz etmiyorum. Her zaman siz olun hayat size acı olaylar yaşatsa da geleceğe dair umudunuz olsun. Tanrının size verdiği yaşama şansını, yine onun sunduğu nimetlerle süsleyin. Geç kalmayın hayata. Bunlar benim kanser olduğumu öğrendikten sonra ki düşüncelerim, keşkelerim… Kötü haberlerle karşı karşıya gelme ve yüzleşme inkâr, zor sorular, duygusal tepkiler vee…
Artık kendime saygılı davranıyorum. Bedenimi pozitif mesajlarla yıkıyorum. Kendimi kabul ediyor ve kucaklıyorum. Pek çok yetenekle kutsandım, tüm eksiklerime rağmen mükemmelim. Şu anki mutluluğum yarından daha önemli. Yarını yarın olduğu zaman düşüneceğim. İnsanlara sevgi verdikçe karşılığında sevgi alıyorum. İyileşme sürecinde, sakin ve tamamıyla huzurluyum. Hayatımı canlı ve sağlıklı yaşamayı seçiyorum. Doğrusu önce bana bunlar saçma geliyordu ama gördüm ki her şey beyinde bitiyor. Tabi bu süreçte kazandığım güzel dostluklar, can arkadaşlarım yol arkadaşlarım oldu. Başta eşim ve çocuklarım çok olgun karşıladılar, yok saydılar, başından itibaren ve bana sabırla bunu öğrettiler. Canlarım benim çok seviyorum onları ve çok teşekkür ediyorum.
Size önerim, size kendinizi iyi hissettirecek kişileri yanınızda tutun. Bu bir lüks değil öğrenmeniz gereken. Yılmayın…
Sıralamada çok önemli tabi… Ameliyattan sonra ki ikinci etap ve en önemli kısmı benim için. Saç kendimi bileli en önemli aksesuar, bir anda kaybettim duygusal tepkilerin başladığı günlerdi. Kemo öncesi saç siparişi verdiğim için döküldüğü gün takıldı yeni saçlarım. Aynanın perde ile kapanışı bir sonmuydu? Hayır… Ekip olarak o kadar deneyimli ve yürekleri açık insanlar ki hiç bir şey hissetmedim hepsi benim yol arkadaşım oldu. Şunu biliyorum ki saçlarım olmasaydı bu süreci zor atlatırdım, çünkü kimse anlamadı ve sormadı. Bana zamanla saçsızlığımı bile sevdiren, dökülen kaşlarımı bile yeniden yaratan bu ekibe teşekkür ediyorum. Zoru başaran yol arkadaşlarım sizi unutmayacağım…
Zamanlamayı doğru yapın, umudunuzu kaybetmeyin. Zaten yaşam her zaman sorunlarla dolu bu da onlardan biri diye düşünün doğru insanlarla hayatı paylaşın… Ölüm ihtimalinin bu kadar yakın olması yaşam sürenizi daha anlamlı yaşamanız için size bir şanstır. Bu kısacık yaşam sürecimizde, yaşadığımız her yenilgi bize kendi inandığımız yolda ilerlememiz için deneyim ve güç sağlamalıdır. Doğru doktorlar, anlayışlı dostlar bu işin en önemli noktası.
Hadi kanserle dalga geçme zamanı… Değişim zamanı…
Yapabilirsiniz…
Sevgiyle, sağlıkla kalın.
E.E

G.B


Ben 36 yaşında meme kanseri teşhisi konan bir bayanım. 2 çocuk annesiyim. Teşhis aşamasında gerçekten kanser olduğuma bir gün bile inanmak istemedim, ben bunu hep filmlerde görmüştüm, hep başkalarının başına gelmişti, yakın çevremde hiç yoktu, bana böyle bir şey olacağı aklımın ucundan geçmezdi, ancak testler yapıldıkça, doktorumla konuştukça, duruma alıştıkça kabullenme sürecine girdim ve bunun benimde başıma gelebileceğini düşünmeye başladım ve sonunda maalesef meme kanseri teşhisi konuldu. Bu süreçte hep eşim ve ablam yanımdaydı. Annem ve babamla çok üzüleceklerini düşünerek konuyu başta paylaşmadım. Ancak kemoterapi göreceğim söylenince fiziksel etkilerinden dolayı bunu paylaşmak zorunda kaldım. Öncelikle teşhis konulup eve dönerken eşim ve ben arabanın içinde konuştuk, ağladık, olamaz dedik, neden dedik, binlerce soru sorduk, nedenler aradık. Çocuklarımı düşündüm, onlarla bu süreci nasıl yaşayacaktık? En önemli şeyin şu olduğunu düşünüyorum, bir sorunla karşılaştığınızda dağılmamalısınız. Yaşamdaki her şey için şükretmem gerektiğini, her şeyin insanın kendine bağlı olduğunu, insanın beyni, kalbi ve enerjisiyle her sorunun üstesinden geleceğini düşünüyorum. Evet, kanserdim ama en azından çok ağır olan kanserlerden birini yaşamıyordum. Bir sorun vardı ve bunun için akıllıca davranmalıydık, organize olmalıydık, hep beraber bu süreci birlikte çözmeliydik, duyguyu bir kenara bırakıp aklı seçmeliydik çünkü hastalıklar, sıkıntılar karşısında duygusal olmanın bana ve sevdiklerime hiçbir faydası yoktu. Ailecek organize olduk, bu süreçte ablam, eşim, annem, babam, kayınvalidem, kayınbabam, dostlarım beni çok desteklediler. Geri planda ne yaşadılar bilmiyorum ama her zaman enerji dolu güler yüz ve sağduyu ile duruma yaklaştılar. Bu da bana bu süreci çok kolay atlatmama neden oldu. Çocuklarım küçük olduğu için sorunu çok anlamadılar, ancak onlarda bana çok iyi geldiler. Gerçekten çocuklarla vakit geçirmek insanı iyileştiriyor, ruha iyi geliyor. Onlarla vakit geçirdiğimde hastalık hakkında hiç bir şey düşünmüyordum. Kemoterapi sürecinin etkilerini bir süre sonra görmeye başladım, kaş ve kirpikler. Bunlar tabii ki bana söylenmişti, her şeyden önceden haberim vardı, beklenmedik bir durum değildi. Çalışan bir bayanım, bu süreci nasıl kimseye çaktırmadan atlatabilirim diye düşünmeye başladım, insanların bana duygusallıkla yaklaşmasını istemediğim için kimseye kanser olduğumu söylemek istemiyordum. Kısa saçlı bir bayan olduğum için saç dökülmesinden çok etkilenmedim, hep aykırı olmayı, hatta saçımı kazıtmayı bile düşünmüştüm. Bu sırada herkes gerçekten organizeydi, annem her hafta ciğer, et, kan yapıcı ne varsa yedirmeye çalışırdı, beslenmeme, moralimi yüksek tutmaya çok dikkat ettim, o zamanda mide bulantısı için içtiğim portakal sularının haddi hesabı yok Smile ama birde güzelliğimizi devam ettirmeliyiz değimli biz bayanlar olarak. İşte o süreçte ablam bana çok destek oldu. Bu süreci yaşayan ünlüleri internetten okumuş incelemiş. Bana saçıma peruk takabileceğimi, bunun için çok iyi, güvenilir bir yer bulduğunu, ünlülerin burayı tercih ettiğini söyledi. Bu merkezden randevu aldık, ablamla beraber ilk randevumuza gittik. Çok sıcak ve gerçekten gözlerinin içi gülen yüksek enerjili insanlarla tanıştım orda. İçerisi gerçekten insanı ferahlatan güzel bir enerji ile doluydu. Burada kanser hastası olduğumu hiç hissetmedim, sanki güzellik merkezine gelmiştim. Bana eskisinden bakımlı olacağımı, çünkü ayda bir saç bakımı için geleceğimi söyledi. Gerçekten o günü hatırlıyorum da konuşup gülerek hoş bir sohbet geçirdik. Daha sonra kafa ölçümü almak için saçımı sıfıra vurdular. İnsan tabi bir garip olmuyor değil, 36 yıl sonra saçlarınızı kazıtıyorsunuz, ancak sohbet muhabbet kafayı da kazıttık, genelde bu işlemi yaparken aynayı kapatmayı tercih ediyorlar ama kapatmasanız olur dediğimi hatırlıyorum. Daha sonra ölçümler ve işlemler bitince yeni saçım gelene kadar geçici bir saç verdiler. Gerçekten bu saçla öyle rahat ve huzurlu işe gittim ki kimse bişey anlamadı ve eski halimden daha güzel saçlarım olduğunu düşündüm. Arkadaşlarımın da tepkisi gerçekten güzeldi, herkes yeni saçlarımı çok beğendi, bir sürü iltifat aldım, daha sonra başıma uygun olan saçlarım geldi, bunlar eskisine göre biraz daha uzundu, ayda bir bakımını yaptırdım, sanırım hayatım boyunca hiç bu kadar bakımlı olmamıştım. Smile Arkadaşlar sağ olsunlar hem saçlarımın bakımını yaparak beni güzelleştirdiler, hem de hoş sohbetleriyle bu süreci güzel arkadaşlıklar kazanarak geçirmeme vesile oldular. Gerçekten çok hayırlı ve takdir edilecek bir iş yapıyorlar. Hepsine ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum. Sonuçta şimdi kendi saçlarım, kirpiklerim ve kaşlarıma kavuşmuş sağlıklı bir bayanım. Sürekli kontrollere gidiyorum, ilaç ve iğnelerimi aksatmıyorum, öncekinden çok daha kontrollü ve sağlıklıyım. Ayrıca artık gereksiz şeylere üzülmemeyi, enerjimi yüksek tutan insanlarla vakit geçirmeyi tercih ediyorum. Bana bu süreçte katkısı olan herkese çok teşekkür ediyor, bu hastalığı yaşayanlara da sabırlı ve güçlü olmalarını diliyorum. Hayat bir imtihan ve biz yaşadıklarımızdan bir şeyler öğrenebiliyorsak, kendimize bişeyler katabiliyorsak, ruhumuzu öğrendiklerimizle besliyorsak en güçlü insanlar bizleriz, yapamayacağımız, üstesinden gelemeyeceğimiz şey yok…
Herkese sevgiler…
G.B

Leyla Bahtiyar

10 Ay önce meme kanseri teşhisi konulmuş, yaptırdığım her tetkikte, gittiğim her hekimde kanser hastası olduğum bir balyoz gibi kafama indirilmişti. Ameliyatlar, kemoterapiler, radyoterapiler… Uzun bir tedavi programı çıkarılmıştı önüme.

Ve saçlarım… Saçlarımın döküleceği açıklanmıştı... Bu uzun tedavi sürecinde dazlak dolaşmak ya da peruk takmak durumundaydım. Dazlak dolaşamazdım. Çünkü toplumumuzda kanserli hastalara hâlâ bir idam mahkûmuna bakar gibi bakıldığının farkındaydım. Denediğim peruklara gelince; hepsini bir an önce kafamdan çıkarıp atmak geliyordu içimden. Henüz saçlarım tam olarak dökülmemiş, seyrekleşmişti ama ben durmadan çözüm arıyor ve üzülüyordum…

Bir gün kızım telefonunu bana doğru uzatarak Folligraft ile tanıştırdı beni. Hemen ertesi gün bir randevu alıp merkeze gittik. Daha ilk denemede diğer saçlardan çok farklı olduğunu hissettiriyordu. Saçın hafifliği bir yandan, sımsıcak havası, profesyonel ekibi, sevgi ve ilgi dolu personeli diğer yandan çok içime sinmişti. İlk gittiğim gün siparişimi verip çıktım. 3 hafta sonrasında folligraft tekniği ile hazırlanan saç takıldığında inanamamış, sevinçten havalara uçmuştum. Son 3 ay içerisinde ilk kez içimden gülmek, sevinç çığlıkları atmak geliyordu…

Bu saç inanılmazdı. Benim kendi saçım gibi. Hafif ve hareketli…

Artık hayatın içinde olabilirdim. Gezebilir, yemeğe çıkabilir, arkadaşlarımla buluşabilir, alışverişe gidebilirdim...

Oldu da…

Folligraft tekniği ile hazırlanan saçımı kullanmaya başladığım günden sonra, kanser hastası olduğumu söylediğim herkesten aldığım ilk tepki “ Aaa saçların dökülmedi mi? “ oldu. Hatta birlikte kemoterapi aldığımız kaderdaşlarım bile hep aynı soru ile başlayıp, hayret ve hayranlıkla saçlarımı incelediler.

Özellikle artık dostlarım gibi gördüğüm bu güler yüzlü, güzel ekibe yürekten teşekkürlerimle…

Leyla Bahtiyar

R.P

Radyoterapi sonucu saçlarımı kaybettim. Benim için çok sancılı bir süreçti. Ne mutlu ki, böylesi profesyonel, insan psikolojisinden anlayan bir merkez var ve bu zor günlerde bana kendimi iyi hissettiriyor! Kullanılan saçlar çok kaliteli, kullanımı çok pratik çalışanlar çok ilgili ve bilgili. Böyle bir süreci kendimin ve ailemin psikolojisini bozmadan sosyal hayattan kopmak zorunda kalmadan geçirme fırsatı yaşıyorum.
Tüm çalışanlara teşekkür ediyorum ve herkese tavsiye ediyorum.

S.Ö

Merhaba,
2012 yılının kasım ayında göğsümdeki bir kitle nedeniyle doktora gittiğimde bir ultrasonla bakmamız lazım dediğinde doktorun yüzündeki ifadeden kötü bir şeyler olduğunu anlamıştım.
Gerçekten de acil alınması gereken kanserli bir tümörle karşı karşıya kalmıştım.
Hayat bir anda benim için durmuştu. Aile şirketimizde aktif olarak çalıştığım için kanserden çok saçlarım içime dert olmuştu. Doktora ilk sorum saçlarım dökülecek mi oldu? Sanki...
Kanseri bile boş vermiştim.
Doktorum bana merkezinizden bahsetti daha önce hastalarım gitti, yaptıkları saçların ben bile peruk olduğunu anlamadım dedi.
Böylece tanışma hikâyemiz başladı.2 gün sonra merkez ofise gittim. Karşısındakiyle empati kurabilen, bu şahane ekip beni girdiğim karamsarlık kuyusundan çekti, çıkardı.
Saçımı seçtik, modele karar verdik ve süreç başladı. Birgün kendilerinden bir telefon aldım zaman geldi, saçınız hazır dendi.
Heyecanla gittim, o gün saçlarım kesildi ben ağlarken ekipteki arkadaşlar beni güldürmeye çalıştı. Saç yapıştırıldı, kesildi, fön yapıldı.
Tekrar havalı halime dönmüştüm. Beni ilk gören hiç kimse saçların benim olmadığını anlamadı. Saçımı yıkadım, kestirdim, fönler çektirdim hayatım devam etti. Sorun yaşamadım. Mutlu oldum.
Türkiye'ye bu sistemi getiren firma kurucularına çok teşekkür ederim, yaptıkları bu hayırlı hizmet yollarına ışık olsun kendileri ve aileleri hiçbir zaman bu kötü dertle karşılaşmasın.
Sevgilerimle
S.Ö

S.T

Çok şükür son kemoterapiyi de aldım ve bitti. Bu süreçte hep yanımda olan ve desteklerini esirgemeyen sizlere de teşekkürü bir borç bilirim.
Henüz saçlarımın dökülmesini beklemeden beni Folligraft yöntemiyle uyguladığınız saçlarıma kavuşturduğunuz için ve bu saclarla tüm kemoterapi sürecim boyunca HAYATIN İÇİNDE yaşamama, çevremdekilerin ve en önemlisi 6 yaşındaki biricik oğlumun hiç bir şey anlamamasına yardımcı olduğunuz için; yaşadığınız tecrübeleri benimle paylaştığınız ve her uygulamada bana profesyonel ellerde olduğumu hissettirdiğiniz için, İsimlerini tek tek sayamadığım tüm ekibinize yardımları ve güler yüzleri için, ve Sayın Ertaç Bey'e, yüz yüze tanışma fırsatı bulamasam da böylesine güzel bir kuruluşun başında olduğu, böylesine ihtiyaç duyulan bir konuda insanlara bu olanağın sunulmasında önderlik ettiği için, TEŞEKKÜR EDERİM.
Saygılarımla
S.T

Ş.Ö

Geçirdiğim kanser hastalığının tedavi süresinde kemoterapiden dolayı saçlarım dökülmeye başladı. Tedavi gördüğüm hastanede hemşireler bana saç sistemleri önerdiler. Bende internetten araştırdım videoları izledikten ve müşteri memnuniyetlerini okuduktan sonra buraya karar verdim. Gerçekten gerek çalışanlar gerekse üründen çok çok memnun kaldım. Hiç kimse kendi saçım olmadığını anlamadı. Saçlarımın çıkma süresinde çok rahat ettim. Özellikle çalışan arkadaşların cana yakınlığı, samimiyetleri için onlara çok çok teşekkür ederim. Çevremde saçla ilgili rahatsızlığı olan herkese öneriyorum.

Zeynep Karagöz

“Bir saniyede dünyanız değişiyor! Siz daha bu durumu kabullenmeye çalışırken size kemoterapiden bahsediliyor ve en ağır sonucu saçlarınızı kaybedeceğinizi söylüyorlar… Evet ben bu kabus esnasında bir arkadaşım sayesinde bu ekiple tanıştım. Tedavi esnasında saç ile yaşayacağım problemlerin hangi haftalarda karşıma çıkacağı ile ilgili bilgi verdiler ve bu zamanlarda kendi yapacaklarını anlattılar. Size en yakışan saçı bulmanızda yardımcı oluyorlar öyle ki hala herkes o zaman ki saçımın güzelliğinden bahsediyorSmile sonrasında ise taahhüt ettikleri her şeyi harfiyen zamanında yerine getirdiler ve bu esnada isterseniz siz hiç kendinizi saçsız görmüyorsunuz, inanın bu dönmede bundan güzel duygu yok. Güzel insanlardan oluşan bu ekip zor günlerinizde bir dost kadar yanınızda oluyor.”
Zeynep Karagöz

Bizden Haberler

İyi Görün İyi Hisset Breastanbul 2016'da
Read More +

İyi Görün İyi Hisset Breastanbul 2016'da

İstanbul’da düzenlenen 2. uluslararası İstanbul Meme Kanseri konferansı olan Breastanbul 2016’da dünyanın önde gelen kanser uzmanları ve saçlandırma sektörünün öncü ismi Nova Hair bir araya geldi.

TOP